• NE GÖZÜNÜZDE BÜYÜTECEĞİNİZ, NE DE GEBELİKTEN KORUNMA OLARAK ALGILAMAMANIZ GEREKEN BİR OLGU.
    • NETİCE İTİBARI İLE, ANNELERİN PSİKOLOJİSİ ÇOK ÖNEMLİ.
    • ZOR MU? HAYIR.
  • DİKKAT EDİLMELİ Mİ?
    • EVET, ÇOK DİKKAT EDİLMELİ!
        • KOLAY DİYE KORUNMAYI BIRAKMAYIN.

       

KÜRETAJ HAKKINDA ÖNEMLİ DETAYLARA GELİNCE;

Rahim içindeki gebelik ürününün(sağlam veya bozulmuş veya anembrionik gebelik) alınması, boşaltılması işlemidir. Ayrıca anormal kanamalı hastalarda, kanamanın nedenini tespite yönelik yani teşhis amaçlı küretajlar da vardır. Mesela, menapoza giren bir kadın durduk yerde bir kanama ile karşılaşırsa, mutlaka küretaj ile rahim içinin ve hatta bazen kanalın içinin de incelenmesi yapılacaktır. Histopatolojik incelemeye matuf bu tip işlemler D/C(Dilatasyon ve Curettage’nın baş harfleri) olarak kısaltılır.
Yasal olarak 10 haftaya kadar (Halk arasında bu süre 2 Ay bitimi olarak algılanıyor; zira halk, ilişki tarihinden gebeliği hesaplıyor bazen) küretaj yapılabilir.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanlarınca ve steril ortamlarda uygulanmalıdır.
Son 30yıldan beri dünyada ve ülkemizde 60cc lik vakum yapan enjektörler ile, plastik kanüller(çubuklar) kullanılmaktadır. Bizler de aynı yöntemi uygulamaktayız. Hemen hemen bujiye bile ihtiyaç duymayacak kadar ince kanüllerle tahliye yapılabilmektedir. 8 Hafta civarında bujilerle 7 numaraya kadar dilatasyon yetmektedir.

TEKNİK:

enjektor

Lokal veya genel anestezi altında uygulanır.

Sanılanın aksine çok zor olmayan, ancak son derece dikkatli yapılması gereken bir işlemdir. Ucu keskin küretler hemen hemen hiç kullanılmamaktadır.

Küretaj işleminden sonra, ben ağrı kesici ve tedbiren 2.jenerasyon sefalospirn vermekteyim. 1hafta kullanmalarını tavsiye etmekteyim.

Küretajdan yaklaşık 1 saat sonra günlük işlere devam edilebilir.

Ve hastaları 1 veya 2 hafta sonra mutlaka kontrole çağırmaktayım.

Bu arada, ilaçlara rağmen ;

Geçmeyen ağrı,

Aşırı kanamalar,

Kanlı veya kansız kötü kokulu akıntı ve/veya

38C nin üzerinde giden ateşler(üşüme-titremelerle kendini gösterir) oluyorsa, mutlaka acilen kontrole gelmelerini isterim.

KOMPLİKASYONLAR:

Küretaj yapan her doktorun başına komplikasyonlar gelebilir.

Benim hastalarımda komplikasyon hiç gelişmedi diyen doktor; ya hiç müdahele yapmıyordur ya da palavracıdır.

Hiçbir doktor hastasına zarar vermek istemez.

Ancak, sorumsuzluk ya da dikkatsizlik de affedilecek şeyler değildir.

Tüm dikkatinize ve tedbirlerinize rağmen komplikasyonlarla karşılaşabilirsiniz.

Hele hele 10hafta civarı ya da anomali gibi tıbbi nedenlerle ya da missed abortion ve mol gebeliği(halk arasında üzüm gebeliği diye bilinir) dediğimiz vakalarda, tahliye anında kanama, perforasyon, parça kalması gibi komplikasyonlarla karşılaşılabilir.

DÜŞÜK HAPI YA DA İĞNESİ VARMIDIR?

Adet gecikmesi, sadece gebeliğe özgü değildir.

Hormonal ve psikolojik pek çok faktöre bağlı olarak bazı kadınlarda gebe olmadıkları halde; adet gecikmesi olabilir. Kadın kendisinde gebelik belirtilerinin olduğunu da sanabilir. Hatta idrar testi yanlış pozitiflik de vermiş olabilir. İşte bu durumda, adet söktürücü vasıflı ilaçları( genelde gestagenleri kullanırız) eczacı ya da kalfaları verirler hastaya ve ilaç bittikten sonraki adete, “aha düşük yaptırdık” derler. Hoş bu eski dönemlerde daha sık karşılaşılan bir durumdu, ancak halkın eğitim düzeylerini düşünürsek, kenar semtlerde hala karşılaşılan bir durumdur.

-Gerçek gebeliklerde, Misoprostol (ki bir anti ülser ilacıdır) uterus kontraksiyonlarını uyarır ve düşüğe sebep olabilir. Ancak aşırı kasılmalar ile, yorulan uterus kasının düşük sonunda kendini toplayamaması atonilere neden olarak, öldürücü kanamaları davet edebilir. Bundan dolayı hastane şartında ve rahim ağzını dilate etme amacıyla kullanılabilir.

-Yurt dışında düşük için kullanılan RU-486 şu anda bizde kullanılmamaktadır.

KÜRETAJ KISIRLIK SEBEBİ OLABİLİR Mİ?

Hayır.

Ancak eski yıllarda metal küret kullanımında ve rahim içinin çok derin kazınmalarında uterus duvarlarının yapışmasına(Asherman sendromu) bağlı olarak, kısırlık görülebilirdi, ancak o kadar istisnai durumlardı ki, görülmesi binlerle ifade edilen oranlardaydı.

KÜRETAJDAN SONRA NE ZAMAN KANAMA OLUR?

Ben hastalarıma 1 hafta ile 1.5ay arasında bir sürede kanama olabileceğini, küretajdan 10-15gün sonra yumurtlamanın başlayıp, tekrar gebe kalabilme riskinin ortaya çıkacağını söylerim.

KÜRETAJDAN SONRA KESİLMEYEN KANAMALAR NEDİR?

Netice itibariyle gebelik ürününün önemli parçası plasenta denen yapının küçük parçasıdır ve ilk 10haftada korion deriz. Bunun rahim duvarına sıkı yapışıklığı ya da plastik kanüllerin çekmede başarısız olması küçük(mercimek ya da nohut kadar) parçaların rahim duvarında kalmasına neden olacaktır. Küretajdan sonraki 1-2hafta içinde bazen uterus kasılmalarla bunları atar. İşte o esnada, hasta ağrılı ve arada kesilip başlayan kanamalardan şikayet eder. Hemen kontrole çağrılıp, ultrason ile kontrol edilmelidir. Varsa hastaya durum dürüstçe anlatılıp, rest dediğimiz parça yine kanülle alınmalıdır. Hastadan gizleme ya da savsaklama affedilmez bir durumdur.

KÜRETAJDA PARÇA KALMASI:

Doktorların ve hastaların en çok canını sıkan şeylerden birisidir.

Çocuk ile anne arasındaki korion ya da plasentadan küçük parçaların kalabilme ihtimali %2-3 civarıdır.

Ne kadar dikkatli olursanız olun; rahim içi düzensizlik ya da çocuğun eşinin duvara sıkıca yapışması gibi faktörlerin de varlığında, mercimek ya da nohut kadar parçalar kalabilmektedir. Özellikle son zamanlarda bıçak yerine plastik kanüllerin kullanılması da etkenlerden birisidir. Bu bizim de başımıza zaman zaman gelmektedir. Küret dediğimiz keskin aletler yerine plastik uç kullanılması daha iyidir. Hem rahim zarını aşırı kazıma riski ortadan kalkmakta hem de küretlerle rahim duvarını delme gibi durumlardan uzak durmuş olunmaktadır.

Hiç parça bırakmam diyen doktor ya küretaj yapmıyordur ya da yalan söylüyordur.

En acısı da, parça kalan hastalarımızın ağrı ya da kanama şikayetiyle gittiği bir başka hastanede, doktor meslektaşlarımızın hastaya olan davranış ve diğer meslektaşı için sarfettiği sözlerdir. Öyle ki, hastanın gözünde ne hekimliğimiz ne cerrahlığımız bırakılır. Hatta hastayı öldürmek üzere olduğumuz varsayımı bile hastanın gözünde canlandırılır.

Oysa ki emin olun, her cerrah’ın başına komplikasyon gelebilir.

Böyle bir durumda genellikle vücut parçayı çoğu zaman rahim kasılmaları ile kendiliğinden atabilmekte, aksi takdirde küçük bir kanülle parçayı tekrar alabilmekteyiz.

Hastalarımıza küretaj öncesi tüm bu bilgileri vermek gerekir.

Ayrıca önemli olan, hastayı yüzüstü bırakmamaktır.

KÜRETAJ SONU RAHİM İÇİNDE KAN PIHTILARININ BİRİKMESİ:

Küretaj sonrası özellikle rahim kanalının tıkanması gibi durumlarda içeride kan pıhtılarının birikmesi söz konusu olabilmektedir. Post abortal sendrom da denen bu durumlarda bazen rahim içi kan kordonlara kadar dolup, çok çarpıcı ve şiddetli bir tabloya neden olabilir.

Ultrason ile teşhisi konunca, küçük bir kanülle içerideki pıhtının boşaltılması yeterlidir.

KÜRETAJDAN SONRA BETA HCG DEĞERLERİ NE ZAMAN DÜŞER?

4 hafta kadar beta HCG değer yüksekliği 5’in üzerinde seyredebilir.

KÜRETAJDA GEBELIK TAHLİYESİ OLMAYABİLİR Mİ?

Evet. Özellikle çok küçük gebeliklerde (Özellikle ancak transvaginal ultrasonografi ile tespit edilebilen keselerde), küretajda gebelik sonlanmayabilir. Hasta bulantılarının geçmediği, ya da hiç kanama olmadığı ya da gebelik belirtilerinin devam ettiği gibi şikayetlerle sizi arar. Ultrasonografi ile teşhis gerçekleşir. Sonuçta işlem tekrarlanır.

KÜRETAJDAN SONRA OLABİLECEK KÜÇÜK ŞİKAYETLER NELERDİR?

Bir haftaya kadar süren kanama olabilir.

Verdiğimiz antibotiklere bağlı olarak genital mantar infeksiyonu gelişebilir.

İlaçlar bazen mide barsak sistemi ile ilgili şikayetlere yol açabilir(şişkinlik, karın ağrısı gibi).

Küretajdan sonra, rahim içinde kan birikmesi olabilir. Ağrılı kramplara neden olur. Rahim ağzının en ince kanülle dilatasyonu kanın boşalmasını sağlar ve hasta rahatlar.

KAÇ KERE KÜRETAJ OLUNABİLİR?

Küretaj bir doğum kontrol yöntemi olmamalıdır. Ancak küretajın yukarıda saydığımız riskleri haricinde bir riski yoktur.

17 kere küretaj olduğunu söyleyen hasta bilirim.

KÜRETAJ SONRADAN DİĞER JİNEKOLGLAR TARAFINDAN ANLAŞILABİLİR Mİ?

Hayır. Ancak ilk 48 saatte rahim ağzını tuttuğumuz tenakulum dediğimiz tek dişli pensetin izi bir fikir verebilir.

KAN UYUŞMAZLIĞI OLANLARDA KÜRETAJ SONRASI ANTİ D(KAN UYUŞMAZLIĞI İĞNESİ OALRAK HALK DİLİNE GİRMİŞTİR) YAPILMALIMIDIR?

Embrio ve dolayısıyla kan dolaşımı oluşmamış ise, anneye geçecek antijen yoktur. O halde iğneye gerek yoktur. Kalp atımı oluşacak kadar büyümüş gebeliklerde ve komplet mol gebeliklerde Anti D yapılmalıdır.

KÜRETAJDAN SONRA, SPİRAL TAKILIR MI?

Doktor çok eminse parça kalmadığından, spiral takabilir. Ancak ben 1 ya da 2 hafta sonra veya ilk adette takmayı öneriyorum hastalarıma. Bu şekilde hastanın kontrolü de yapılmış oluyor.

KÜRETAJ SIRASINDA YUMURTLALIK KİSTLERİ DE OLABİLİYOR MU?

Gebeliğin ilk haftalarda corpus luteum kisti olabilir. Hastaya durum izah edilir. Küretajdan sonraki kontrolde kist devam ediyorsa, incelemeleri yapılıp, oral kontraseptif verilebilir.

KENDİ KENDİNE DÜŞÜK YAPMA GAYRETLERİ VE JİNEKOLOG HARİCİ KÜRETAJ İŞLEMLERİ VAR MI?

Elbette var. Ancak gelişen Türkiye ile bunlar oldukça azalmıştır.

Ben bazı pratisyen hekimlerin, bazı ebelerin bu işlemi yaptıklarına şahit oldum. Ancak kanunlardaki açıklardan yararlandılar.

KÜRETAJLARDA KOMİK OLAYLAR OLUYOR MU?

Mesela daha embrionun bile görülmediği keselerde, tahliyeden sonra, bazı hastaların, ısrarla “cinsiyeti neydi?” diye sormaları.

Menapozda kanaması olan hastaya küretaj yapıp parça almak istediğimizde, kocasının “gebe mi?”, ya da “15 sene önce küretaj olmuştu, o zamandan parça mı kalmış?” demeleri gibi olaylarla karşılaşıyoruz.